Laura Lipmann
Lady in the Lake
392 Syf
Arkadya Kitap
3/5
Herkese merhaba. Biraz ara vermek zorunda kaldım maalesef. Göldeki Kadın ile dönüş yaptım. Umarım bir daha bu kadar ara vermem.
"Hayattayken ismim Cleo Sherwood'du. Ölünce Göldeki Kadın oluverdi. Aylarca, soğuk kış ve sonrasında; değişken, haylaz bahar boyunca, hatta neredeyse yazın sıcağına dek öylece bekledikten sonra sudan çıkarılan, bedeninin büyük bir kısım ve yüzü yok olmuş, kötü kokulu paramparça bir şey."
Madeline Schwartz, hayatından memnun, hali vakti yerinde bir ev hanımı. Bir olaydan ötürü hayatını sorgulamaya başlar. Önemli biri olmak ister. Seth'in annesi ve Bayan Schwart olmak onun için yeterli değildir. Hayallerinin peşinden koşmaya karar verir ve eşinden ayrılır yeni bir hayata yelken açar.
Yeni yeni düzen kurmaya çalışırken Baltimore polisine yardım eder. Madeline bir ceset bulur. Bunun sayesinde bir gazetede çalışmaya başlar.
Madeline bir çok araştırma yapar. Bir çok da kişiyle temasa geçer. Kariyer yapma derdinde olan Maddie bencilce hareket etmeye başlar. Bu temasa geçtiği kişilerin de hayatını etkiler.
Göldeki Kadın'a gelecek olursak; 5, 6 ay önce kaybolmuş genç bir kadın. Cleo Sherwood bir Afro olduğu için olayın üstünde pek durulmamış. Maddie ile nasıl bir alakası var? Onu da okuyarak öğreneceğiz.
Olaylar 1960'lılarda geçmekte. O dönem güzel yansıtılmış. Irkçılık, din ayrımcılığı, erkek egomanyası... Buraya kadar her şey iyi hoş. Hatta yazar hikayede işlenen cinayetleri gerçek olaylardan esinlenerek yazması da hoş. Ama pek olmamış. Şaşırtıcı bir durum var ama o da yüzeysel geçilmiş. Asıl odaklanılması gereken yer o oysa ki. Tatmin etmedi.
Olayları sadece Maddie tarafından okumuyoruz. Maddie kiminle temasa geçerse onlardan da dinliyoruz. İlk başlarda bu durum biraz zorlayıcıydı. Ama daha sonra alışıyorsunuz.
Maddie'yi hiç sevmedim. Başka ne yazabilirim acaba? Ayrıntı çoktu. Olaydan uzaklaşmış. Hatta kitabın ismi Göldeki Kadın yerine Gazeteci Maddie olabilirmiş. Beklentimi karşılamayan bir okumaydı.
Unutuyordum "Göldeki Kadın" bölümlerini beğendim.
Benden şimdilik bu kadar. Bir başka hikayede görüşmek üzere. Kitapla kalın.
ALINTI
"Su derin de olsa beni alıp götürecek bir akıntının olmadığı ortaya çıktı. Suyun tek yaptığı er ya da geç başınızın üstünü örtmekti."
"Hayatımla değil, sadece ölümümle ilgilendi. Bu ikisinin aynı şey olmadığını çok iyi biliyorsun."
"Bir kadın ancak yanındaki erkek kadar iyidir."
"Hayatımla değil, sadece ölümümle ilgilendi. Bu ikisinin aynı şey olmadığını çok iyi biliyorsun."
"Çeşmedeki cesedin kimin olduğunun bir önemi var mıydı? Doğru kişinin hapse girmesinin bir önemi var mıydı?"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder