27 Ocak 2025 Pazartesi

Mezbaha



LEE CHILD

Killing Floor
Jack Reacher #1
Koridor Yayınları
512
4/5


Herkese merhaba. 
Bu ay benim ayım oldu resmen. Polisiyelerle dolu bir ay. Daha ne olsun. 

Mezbaha, daha önceki ismiyle Öldüren Kumpas Jack Reacher Serisi'nin ilk kitabı. Ara kitapları saymazsak 29 kitaptan oluşuyor. Bizde henüz 9 kitabı basılmış maalesef. Onlar da hem sıralamaya uyulmadan hem de farklı yayınevlerinden. Seri bilgisi aşağıda olacak. 

Kitabın konusuna gelmeden biraz Jack Reacher'ı tanıyalım. Babasının asker olması nedeniyle bir çok ülkede yaşamış ve sonrasında kendide orduya katılmıştır. Son görevi de askeri polis memuru. 36 yaşında. 13 yıllık askerdir 

Jack, ordudan ayrıldıktan sonra yersiz yurtsuz hatta kimliksiz bir şekilde ülkenin dört bir yanını gezmekte. Çok zeki, güçlü, eğitiminden dolayı hızlı düşünen ve hızlı hareket eden biri. 
Jack'in ilk durağı Georgia tarafı. Issız bir kavşakta iner. En yakın Margrave'ye ulaşabilmek için 22 km yürür. Daha sonra oraya gittiğine pişman olacaktır. 
Margrave küçük, sakin bir kasaba. Otuz senedir cinayet işlenmemektedir. Reacher'ın geldiği güne kadar. Tek yabancı odur. Ve bir tanık vardır. Cinayeti onun işlediğini düşünen polis hemen onu tutuklar. Reacher kendinden emindir. Son zamanlarda birini öldürmemiştir. 
Kısa sürede serbest kalır. Kasabayı bir türlü terk edemez. Çünkü önemli bir sebebi vardır. Kasabanın sırları ortaya çıktıkça cesetler de artar. 
Jack Reacher karakteri için ful paket diyebiliriz🤭 Çok zeki ve kurnaz. Güçlü bir savaşçı. İşin nasıl yapılacağını bilen, taktiksel ve stratejik haraket eden, olayları hızlı bir şekilde sindirip hemen işe koyulan. Çok da iri. (Tom Cruise'un oynadığı filmi izlemiştim. Hiç uyumamış bence. Şimdi dizisini izleyeceğim) Jack'i sevdim. Diğer yan karakterleri de. Özellikle de Finlay'ı. 
Yazarın betimlemeleri çok fazla. Alıştıktan sonra okumak çok daha keyifli oldu. Aksiyon da hiç bitmiyor. Cinayetler korkunç. (Burada yazarın tasvirleri çok işe yarıyor) 
Gizem ve gizemin çözülenene kadarki süreç güzeldi. 
Hoşlanmadığım iki şey var. İlki ana karakterimizin bir polis memuru gibi rahatlıkla karakola ve otopsiye girip çıkması. İkincisi kadın polis memuru ile hemen işi pişirmeleri. 

Genel olarak heyecanla okuduğum bir kitap oldu. 

ALINTI
📌"Asla şansa inanmamıştım. İnanmak için bir nedenim olmamıştı. Asla şansa güvenmemiştim çünkü asla güvenememiştim. Ama o an çok şanslı olduğumu düşündüm."
📌"Orduda şöyle derdik: Bir kere yap, doğru yap. Bu gece şunu ekleyecektim: Ve çabuk yap."
📌 "İnsanlar seçim hakları olduğunda saat yönünün aksine giderler. Evrensel bir gerçek bu."
📌"Zaman ne kadar kısaysa insan o kadar soğukkanlı davranması gerekir. Tek bir şansınız varsa bunun sonuna kadar kullanmanız gerekir. Planlarınızı yanlış yaptınız diye kaybetme lüksünüz yoktur. Ya da kan şekeriniz düştüğü için sabahın erken saatlerinde başınız dönüyor diye."
📌"İşini seviyordu. Katkıda bulunmayı seviyordu. Fakat hizmet ettiği toplum kokuşmuştu. Çürümüş ve yozlaşmıştı. Artık bir toplum değildi. Kana ve kirli parayı bulanmış bir bataklıktı orası."
📌"Cinayet suçundan tutuklanmıştım ve daha önce adım atmadığım bir kasabadaydım. Fakat iki şey biliyordum. Birincisi, olmamış bir şey olmuş gibi gösteremezlerdi. İkincisi, kimseyi öldürmemiştim. 
Ne onların kasabasında ne de uzun zamandan beri."
📌"Sonra bana bakarak başını salladı. Meali şuydu: Dediğin kişi olduğun anlaşılırsa unutma ki sadece işimi yapıyordum. Ben de ona bakarak başımı salladım. Mealim şuydu: Sen kendi kıçını kurtarmaya çalışırken unutma ki dışarıda cirit atan bir katil var."
📌"Cinayet çılgınlığı yeterince kötüdür. Cinayet işlendikten sonraki çılgınlıksa daha da kötüdür."


Jack Reacher Serisi
1) Mezbaha (Öldüren Kumpas) 
2) Die Trying
3) Tripwire
4) Körebe
5) Echo Burning
6) Without Fail
7) Persuader
8) Düşman (Oğlak Yayınları) 
9) Tek Kurşun (Artemis Yayınları) 
10) The Hard Way
11) Bad Luck and Trouble
12) Kaybedecek Bir Şey Yok (Artemis Y.) 
13) Yarın Yokum (Artemis Yayınları) 
14) 61 Saat
15) Ölmeye Değer 
16) The Affair
17) A Wanted Man
18) Asla Geri Dönme
19) Personal
20) Make Me
21) Night School
22) The Midnight Line
23) Past Tense
24) Blue Moon
25) The Sentinel
26) Better Off Dead
27) No Plan B
28) The Secret
29) In Too Deep

Jack Reacher Chronological Order
1) Düşman (Oğlak Yayınları) 
2) The Secret
3) Night School
4) The Affair
5) Mezbaha (Öldüren Kumpas) 
6)  Die Trying
7) Tripwire
8) Körebe
9) Echo Burning
10) Without Fail
11) Persuader
12) Tek Kurşun (Artemis Yayınları) 
13) The Hard Way
14) Bad Luck and Trouble
15) Kaybedecek Bir Şey Yok (Artemis Y.) 
16) Yarın Yokum (Artemis Yayınları) 
17) 61 Saat
18) Ölmeye Değer 
19) A Wanted Man
20) Asla Geri Dönme

22 Ocak 2025 Çarşamba

Ve Ayna Krıldı




AGATHA CHRISTIE
Miss Marple #8
The Mirror Crack'd From Side To Side
304 Syf
4/5

Herkese merhaba. 
Bu ayki Agatha Christie kitabım olan Ve Ayna Kırıldı ile geldim. 

St. Mary Mead sıradan bir İngiliz kasabası. Aslında sıradan demek biraz yanlış olabilir. Çünkü bu kasabada Miss Marple yaşıyor 🤭😅 Her neyse biz konumuza geri dönelim. Bu sıradan taşrada değişimler olmakta. Yeni Şehir denilen yerde modern evler yapılmakta. Miss Marple'ımız da merakına yenik düşüp o Yeni Şehri keşfe çıkar. Dolaşırken orada düşer ve bir hanımefendi ona yardım eder. 
Ünlü film yıldızı Marina Gregg ve eşi St. Mart Mead'de Gossington adında bir ev alırlar. Ve bir davet düzenlerler. Davet sırasında Heather Badcock adında bir kadın kokteylini içtikten sonra ölür. Kadehte zehir vardır. Davette bir cinayet işlenmiştir. Ayrıca bu ölen kişi Miss Marple'a yardım eden hanımefendi. 
Mahalle polisi Scott Yard'dan yardım ister. Gelen müfettiş de Miss Marple'ın tanıdığıdır. Bu arada ikisi iyi bir ikili oldu. 
Tüm ipuçları yanlış kişiyi öldürdükleri yönünde. Bu olay bu kadar basit mi? Miss Marple'in bu cinayetle ilgili farklı düşünceleri vardır. Daha önceki tecrübelerine dayanarak bir gizem olduğu kanaatindedir. 

Bu sefer katili buldum demiştim ama yine beni Agatha Christie şaşırttı. Maalesef tahminlerim tutmadı. 
Baştan sonra keyifle okuduğum bir Miss Marple kitabı oldu. Mutlaka okumalısınız. 

ALINTI
🕵‍♀️"Size verebileceğim en güzel reçete, şöyle nefis, muammalı bir cinayet olacak.”
🕵‍♀️"Yeni Şehir, çocukların oyuncak tuğlalarıyla inşâ edilmiş gayet muntazam bir maketi andırıyordu. Mis Marple'a bir hayâl âlemi gibi geliyordu orası...
İnsanları da bir hayâl âleminin insanları gibiydi Yeni Şehirin."
🕵‍♀️“Mis Marple ihtiyarlıyormuş ha?” diye burun kıvırarak. “Gözlerimle görmeden dünyada inanmam. Mis Marple ne kadar yaşlanırsa yaşlansın, zehir gibidir. Ben daha onun bir gün olsun gözünden bir şey kaçtığını görmedim.

Ocak Ayında Neler Okudum




Merhaba. Ocak ayında okuduğum kitaplarla geldim. 8 kitap okudum. Benim için gayet iyi. Neler okuduğuma birlikte bakalım. 

1) Koruyucu Meleğim/Julie Garwood
5/5
Son zamanlarda historical türünde en çok keyif aldığım kitap oldu. 
Ayrıntılar için yoruma beklerim. 




2) Anne/T. M. Logan
4/5
Yazım hataları dışında keyifle okudum.
Ayrıntılar için  yoruma beklerim.




3) Soğuk Granit/Stuart MacBride
4/5
Genel olarak beğendim.
Ayrıntılar için yoruma beklerim.




4) Verity/Colleen Hoveer
5/5
Son zamanda bu türde beni en çok heyecanlandıran kitap oldu.
Ayrıntılar için yoruma beklerim.




5) Porselen Bebek/Kristen Loesch
3/5
Maalesef duygu eksikliği vardı.
Ayrıntılar için yoruma beklerim.




6) Kızıl Dosya/Sir Arthur Conen Boyle
4/5
Çok keyifliydi.
Ayrıntılar için yoruma beklerim.




7) Ve Ayna Kırıldı/Agatha Christie
4/5

Miss Marple'a bayılıyorum.
Ayrıntılar için yoruma beklerim.




8) Mezbaha/Lee Child
4/5

Genel olarak beğendim.
Ayrıntılar için yoruma beklerim.


18 Ocak 2025 Cumartesi

Sherlock Holmes


Herkese merhaba 🕵

2025 yılı benim için Sherlock Holmes yılı olacak. 
Bir kaç hikâyesini ve romanını okumuştum. Bu sene hepsini okumayı planlıyorum. 
Aslında 2022 yılında @okuyan_kadinlar_kulubu ile okuyacaktım. Ama olmadı çok azını okuyabildim. 
Kulübün listesine sadık kalarak okuyacağım. Çıkma tarihine göre ayarlanmıştı. Son olarak Ren Kitap'tan okuyacağım.

O listeyi ay ay hangilerini okuyacağımı sizinle paylaşacağım. 


OCAK
Kızıl Dosya (R) 

ŞUBAT
Dörtlerin İmzası (R) 

MART
Bohemya'da Skandal
Bir Kimlik Vakası
Kızıl Saçlılar Kulübü
Boscombe Vadisi'nin Esrarı
Beş Portakal Çiçeği
Büyük Dudaklı Adamlar
Mavi Yakut
Benekli Kordon

NİSAN
Mühendisin Başparmağı
Asil Bekar
Zümrüt Taç
Akgürgenlerin Esrarı
Gümüş Şimşek
Sarı Surat
Borsacının Katibi
Gloria Scott

MAYIS
Musgravelerin Ritüeli
Reigate Bulmacası
Sakat Adam
Brook Sokağı Cinayeti
Yunan Tercüman
Deniz Antlaşması
Son Olay

HAZİRAN
Baskerville'lerin Köpeği (R) 

TEMMUZ
Boş Ev
Norwood'lu İşçi
Dans Eden Adamlar
Yalnız Bisikletli
Manastır Serüveni
Kara Peter Serüveni

AĞUSTOS
Charles Agustus Milvertone 
Altın Napolyon
Üç Öğrenci
Altın Gözlük
Kayıp Üç Çeyrek
Abbey Garange Çiftliği
İkinci lekenin Sırrı

EYLÜL
Korku Vadisi (R) 

EKİM
Wisteria Köşkü
Karton Kutu
Kızıl Çember
Bruce Partington Planları
Kara Dedektif Ölüm Döşeğinde
Leydi Frances Carpax'ın Kaybolmuşu
Şeytan Ayağı

KASIM
Son Reverans 
Şanslı Müşteri
Beyaz Asker
Mazarin Elması
Üç Cumbalı Ev
Sussex Vampiri
Üç Garridep

ARALIK
Thor Köprüsü
Emekleyen Adam
Aslan Yelesi
Peçeli Kiracı
Shocombe Prensi
Emekli Boyacı

Sherlock Holmes (Kızıl Dosya)



SIR ARTHUR CONAN DOYLE
Kızıl Dosya
Ren Kitap
120 Syf
4/5



Herkese merhaba.

Bir önceki yazımda bahsetmiştim. Bu sene Sherlock Holmes'um tüm eserlerini okuyacağım. Kızıl Dosya ile başlangıcı yaptım.

Kızıl Dosya, Ordu Sağlık Birimi eski görevlisi Dr. John H. Watson'ın anılarından alınmıştır. 
Dr. Watson, Afganistan'da yaralanmış  İngiltere'ye geri dönmüştür. Kalabilecek bir yer ve ev arkadaşı aramaktadır. Barda karşılaştığı eski bir tanıdıktan Sherlock Holmes adında birinin ev arkadaşını aradığı söyler ve onunla tanıştırır. Ama öncesinde Dr. Watson'u uyarır. Sherlock Holmes birazcık tuhaf biridir.
Tanışırlar, anlaşırlar ve 221B numaralı Barker Sokağı'ndaki eve yerleşirler. 
Bizim Sherlock Holmes, tarif edilemeyen özel yetenekleri vardır. Mesleği danışman dedektif. Kendisine o ismi takmıştır.
Bir gün Watson'a bu aralar hiç suç işlenmediğini bahsederken Scotland Yard'daki Gregson'dan bir mektup gelir. Holmes'un fikirlerini ister.
Brikston Yolu'ndaki boş bir evde gece bekçilerinden biri ceset bulur. Soygun ya da adamın nasıl öldüğünü kanıtlayan hiçbir delil yok. Odada kan var ama cesette yok. Cesetin oraya nasıl geldiği de belli değildir. Adamın üstünde bir kaç özel eşyadan başka bir şey yoktur. Sherlock Holmes olay yerine gider. Odanın duvarına kanla "RACHE" yazılmış olduğunu fark eder ve yerde kadın yüzüğü bulur.

Elimizdeki ipuçları yok denecek kadar az. Bu durum Holmes'u durdurmaz. Akıl almaz zekasıyla ilk önce katili tarif eder ve sonrasında da katili bulur. Tam katili yakaladığı, olayı nasıl çözdüğünü anlatacağı zaman araya Mormonlarla ilgili bir hikaye girer. Nasıl yani, bu olayla nasıl bir ilgisi var dedirten bir bölüm. Daha fazlasında bahsetmeyeyim. 
İkinci kez okuduğum Kızıl Dosya'da Sherlock Holmes'un zekasına hayran kalacaksınız.



ALINTI
🕵"Ben," diye açıklamaya başladı, "insan beynini boş bir çatı katına benzetiyorum. Oraya kendi seçtiğim mobilyalarla donatılmalısın. Aptal biri bulduğu her çeşit kütüğü içine atar ve böylece işine yarayabilecek bilgiler kalabalık yüzünden dışarıda kalır. Ya da en iyi ihtimalle bir sürü başka eşya içinde onu bulmak zorlaşır. Becerikli bir insan beyin katına ne koyacağına çok dikkat etmelidir. Sadece işini yapmasına yarayacak aletlere sahip olmalıdır ama çok iyi seçilmiş birçok alete... Ve en doğru sırada yerleştirmiş olmalı bunlar. Odanın esnek duvarları olduğunu ve her hacme genişleyebileceğini düşünmek hatadır. Gün gelir her yeni bilgi eklemesi yüzünden önceden bildiğin bir şeyi unutursun. Bu yüzden gerekli bilgileri dışarı itebilecek gereksiz bilgileri edinmekten kaçınmak gerek."
🕵"Zihnim," dedi Holmes, "hareketsiz zamanlarda sönükleşiyor. Bana sorunlar verildiğinde, yapılacak bir iş çıktığında, en gizli şifreleri çözmem ya da en karmaşık analizleri yapmam gerektiğinde, işte o zaman havanda hissediyorum kendimi. Ancak böyle zamanlarda yapay uyarıcıları bir kenara atabilirim. Yaşamın tek düzesinden tiksiniyorum. Zihinsel bir yükselişe ihtiyaç duyduğum için bu özel mesleği seçtim kendime, daha doğrusu yarattım. Çünkü dünyada bu mesleği yapan benden başka kimse yok."
🕵Ceza davaları hep aynı yerde takılıp kalıyor. Bir insandan, bir suçtan ötürü belki suç işlendikten aylar sonra sanık sandalyesine oturuyor. Ardından kıyafetlerinde kahverengi lekeler tespit ediliyor. Bu lekeler kan lekesi mi, çamur lekesi mi? Yoksa pas lekesi mi, ya da meyve lekesi mi? Ne bunlar? Bu soru birçok uzmanı kafasını kurcalamıştır. Neden? Çünkü güvenilir bir test yok. İşte Sherlock Holmes testi var ve artık hiçbir zorluk olmayacak bu konuda."
🕵"Kadavraları mı dövüyor?"
"Evet, öldükten sonra vücudun ne zamana kadar morluklar çıkardığını anlayabilmek için."
🕵"Saldırıya uğrayan kişi kimin saldırdığını ve neyin cezasını çektiğini bilmezse intikam alacak kişi tatmin olmaz."
🕵"Bu olayda hayal gücünü uyandıran bir gizem var. Hayal gücü olmazsa korku da olmazdı."
🕵"Kızıl Dosya, ne dersin? Neden biraz sanat ağzı kullanmayalım. Hayatın renksiz yumağının içinden her zaman kızıl bir cinayet ipliği çeker. Bizim görevimiz o ipliği oradan çekmek, ayırmak ve tüm ayrıntısını ortaya çıkarmak."
🕵"İnsanın asıl çalışma alanı insandır."










17 Ocak 2025 Cuma

Kitaplığıma Yeni Eklenenler

Herkese merhaba 🙋

Bir süredir bloga eklemeye düşündüğüm "Kitaplığıma Yeni Eklenen" kategorisini bugün itibariyle başlatıyorum. 
Ekleneceğini kitaplar hemen hemen iki aylık. Toplam dokuz kitap. 





Evet şimdi hangi kitaplar eklenmiş tek tek bakalım. 

1) PORSELEN BEBEK

Bloga en son eklediğim kitap. Benim için ortalama bir kitaptı.

Yorum için ⬇️

2) AY DÜŞERKEN

Son hariç beğendiğim bir kitap.

Yorum için ⬇️

3) ÜÇ ANAHTAR

Genel olarak beğendiğim bir kitaptı.

Yorum için ⬇️

4) SOĞUK GRANİT

Daha iyilerini okumuştum.

Yorum için ⬇️

5) ANNE

Yazım hataları dışında güzel bir kitaptı.

Yorum için⬇️

6) MEZBAHA


Kitaplığıma en son eklenen kitaplardan biri. Filmini izlediğim bir kitap. Çok merak ediyorum. Bu ay içerisinde okumayı planlıyorum.

7) TAŞ KAĞIT MAKAS


Ne Yaptığını Biliyorum'u severek okumuştum. Önümüzdeki ay okumayı planlıyorum.

8) CASUSLAR SAHİLİ


Tess Gerritsen benim en sevdiğim polisiye yazarı. Yeni bir serinin ilk kitabı. Muhtemelen Rizzoli&Isles'ın yerini tutamayacak. Yine de çok merak ediyorum. Ne yazsa okurum.

9) HAMLET




İşte bu kadar. Bir de toplu poz verelim ve veda edelim 🥰







16 Ocak 2025 Perşembe

Porselen Bebek

KRISTEN LOESCH

The Porcelain Doll
Arkadya Kitap
464 Syf
3/5

Herkese merhaba. 
Arkadya Kitap bizi yine tarihin sayfalarına ve yeni bir şehre götürüyor. Üç Anahtar'da Venedik'teydik. Şimdi Rusya'da. 

Hikâye 1915'ten 1990'lara kadar uzanıyor ve bu yıllar üç kuşak Rus kadın tarafından birbirine bağlanıyor. 
Bir yaz günü hayatı değişen Rosie 1991'te ailesinin trajik geçmişini araştırmak ve kendi benliğini bulmak için yıllar sonra Rusya'ya gidiyor. Elinde annesinden dinlediği masallar ve annesinin ölmeden önce ona verdiği içinde masallar olan çok eski bir defter. 
O masallarla birlikte Rosie'nin hikâyesi Rusya devrimin başlangıcına kadar uzanıyor. Bu destansı hikâye biraz acımasız. Ve burada da 1915'lere Tonya'nın yaşamına geçiş yapıyoruz. 

Hikâye her iki zaman çizelgesinde ilerliyor. Bir Rosie'nin hikâyesi bir de Tonya'nın. Her ikisinin de ilginç yönleri var. Bazı olaylar tahmin edilebilmesi rağmen merak uyandırıcı. 
Porselen Bebek, tarihi bir hikâye. Rus devrimi, Leningrad kuşatması gibi olayların yaşandığı bir dönemde tarihin anahtarını tutan peri masalları ile porselen bebeklerin iç içe geçtiği bir aşk hikâyesi. 
Hikâyede bazı eksikler vardı. Onların başında duygu var. Hem aşk hem yaşananları okurken duygular bana pek geçmedi. Ama duyguyu bir kenara bırakıp tarih derseniz keyifle okudum. 
Tarihi kurgu okumaya sevenlere tavsiyemdir. 


ALINTI
✒️"Dış dünya acıdan başka bir şey getirmez."
✒️"Yağmurumuz neden bu kadar kırmızı?" diye sormuş kadın. "Her ülkede bütün yağmurlar böyle kırmızı mıdır?"
Asker sadece gülümsemiş. Zaten ona çok şey anlatmış ve gerçeği bilmesinin onu bir faydası olmayacakmış. Yağmur kırmızıymış çünkü yağmuru yeni kral yağdırıyormuş. O yağmuru insanlardan yapmış."
✒️"Muhbir olmanın yarı mâhkum, yarı gardiyan olmak olduğunu asla söylemiyordu. Her ikisinin de en kötüsü yaşamak olduğunu da. Devletin kendi kendine tükettiğini, halkı halka düşman ettiğini hiçbir zaman anlatmıyordu. İmzalamazsanız ne olacağını asla söylemiyordu."
✒️"En tehlikeli hikâyeler, insanların anlattıklarının farkına varmadıkları hikâyelerdir."
✒️"Olacak olandan kaçılamaz."
✒️"Şanslı, şanslı kız.
Tonya'ya hayatında hiç şanslı denilmemişti.
Lanetli, evet."
✒️"Bir çocuğun çığlık sesi, Rusya'nın tüm savaşan ordularının toplamından daha yüksek çıkacaktı."
✒️"O adamlardan korktuğu için onca yıl tüm yolculuğu boyunca bebeğini taşımış. Ama öyle uzun süre taşımış ki artık ikisini birbirinden ayıramıyormuş. O kadar uzun süre taşımış ki kendisi mi bebek, yoksa bebek mi kendisi emin olamamış."
✒️"Şu ana kadar söylenmemiş olan her şey aramızdaki havada asılı duruyordu, öyle ki garip, küçük defterden yayılan çürüme kokusu kadar yoğundu."
✒️"Geçmişte keşfedilecek bir aydınlanma yok. İyileşme yok. Teselli yok. Her ne arıyorsak orada olmayacak."
✒️"Eğer çürümeye bırakılacaksa güzelliğin ne faydası var."
✒️"Sahip olmak. Tutunmak. Rosie olmak ve bir daha asla Raisa olmamak."
✒️"Bir çift beyaz eldiven olduğunu hayal et, derdi annesi, eldivenlerinden birini alıp diğerinden uzak tutarak. Üzerine bulaşan her leke kumaşın bir parçası olur. Ne kadar yıkarsan yıka, bir daha asla o saf beyazlığı elde edemezsiniz. Eğer leke kendi kendine soluyor gibi görünüyorsa bunun nedeni ipliğe işlemiş olmasındır çünkü daha da derine inmiştir."
✒️"İsimler sadece etikettir."
"Ama çok güçlü olabilirler."
✒️"Şimdiye kadar tüm gözyaşlarımı tükettiğimi sanıyordum ama görünüşe göre öyle değildi. Dün gözlerimin arkasında bir boru kırmış olabilirdim ve sızıntı yapmaya devam edecekti."
✒️"Merak etmeye başlarsan, güneşe açan çiçekler gibi yeni meraklar peyda olur. O merak bitmek bilmez."
✒️"Bir zamanlar ikisi de hikâye anlatıcısıydı. Tonya'nın hikâyeleri çok uzaklarda ve uzun zaman önce başlanmıştı; Valentin'inki burada ve şimdi başlıyordu. Tonya'nın hikâyeleri zaten yaşanmıştı ve Valentin'inki henüz gerçekleşmemişti. Tonya geçmişin kâbuslarını görüyordu; Valentin'in ise geleceğe dair hayalleri vardır. O dünyadaki herkese ulaşmak isterken, Tonya kendine ulaşma konusunda çaresizdi." 


14 Ocak 2025 Salı

Verity

 


Gerçeğin Diğer Yarısı

Colleen Hoover

Epsilon Yayınları

298

5/5


Herkese merhaba.

Son zamanlarda beni uykusuz bırakan, heyecanlandıran kitap Verity ile geldim. Bir solukta okudum. Tek kelimeyle BA-YIL-DIM.

Yazardan okuduğum ikinci kitap Verity. İlki Çirkin Aşk. O kitabı da çok sevmeme rağmen neden diğer kitaplarını okumadım hiç bilmiyorum. Verity'de uzun zamandır kitaplığımda bekliyordu. Bugüne kısmetmiş.

Kitabı nasıl anlatacağım, nereden başlayacağım bilmiyorum. Hala damarlarımda adrenalin var. 

Lowen Asleigh, yakın zamanda annesini kaybetmiş, maddi sıkıntı içerisinde ve evini kaybetmek üzere olan bir yazar. Annesinin kaybından sonra uzun süre dışarı çıkmayan Lowen, temsilcisinden bir haber alır. Bir yayınevi onunla görüşmek ister. Yayınevine çok yaklaşmışken tam yanındaki adama kamyon çarpar. Üstü başı kan içinde kalan Lowen'e takım elbiseli yakışıklı bir adam yardımcı olur. Bir kafenin tuvaletinde temizlenir ve yabancı ona gömleğini verir. Bu şekilde toplantıya yetişir. Hala şok içerisinde olan Lowen, bir şok daha yaşar. Toplantıda ona yardım eden yakışıklı adam da vardır.

Jeremy Crawford, ikiz kızlarını kaybetmiş, ünlü bir yazar olan eşi Verity'de kaza sonu felçli kalmıştır. Hem Verity'nin bakımıyla ilgileniyor hem de geriye tek evladı kalan oğluyla.

Lowen'dan istedikleri Verity'nin meşhur serisini tamamlaması. Soylu Erdemler Serisi'nin altı kitabı çıkmıştır. Her bir kitap farklı erdemi anlatır. Geriye son üç kitap kalmıştır. Cesaret, Dürüstlük ve Onur. İlk başta kabul etmeyi düşünmese de teklif çok iyidir. Kısa süre sonra kendisini Crawford Ailesi'nin göl kenarındaki müthiş malikanesinde bulur. 

Lowen, Verity'in taslaklarını okurken dehşet verici bir taslakla karşılaşır. Verity'nin otobiyografisi. Her bir bölümü şok edici, acımasız ve dehşet vericidir. Eşinin hiçbir şeyden haberi yoktur. Ona anlatıp anlatmamak konusunda kararsız kalır.

“Yazarın Notu:

Otobiyografilerle ilgili en tiksindiğim şey, her cümleden sahte düşüncelerin akmasıdır. Bir yazar, ruhu ve kitabı arasındaki her koruma katmanını ayırmaya istekli olmadıkça asla kendisi hakkında yazma cüretini göstermemelidir. Kelimeler doğrudan yürekten gelmeli, özgür kalırken etle kemiği parçalamalıdır. Çirkin, dürüst, kanlı ve biraz dehşet verici ama tamamen ortada. Okuru yazardan hoşlanması için teşvik eden bir otobiyografi, gerçek bir otobiyografi değildir. Kimse içten dışa sevilesi değildir. Birisi bir otobiyografiyi bitirdiğinde, en iyi ihtimalle, yazara karşı rahatsız edici bir tiksinti duyuyor olmalıdır.

Ben bunu yapacağım.

Okuyacağınız şey zaman zaman o kadar kötü bir tat bırakacak ki tükürmek isteyecek ama bu kelimeleri yutacaksınız, okuduklarınız bir parçanız hâline gelecek, içinize işleyecek ve onlar yüzünden acı çekeceksiniz. Ancak... benim sert uyarımla beraber... kelimelerimi yutmaya devam edeceksiniz çünkü buradasınız. İnsan.

Meraklı.

Devam edin.”

Kitapta beni en çok cezbeden sayfalardaki saf enerjiydi. Bazı şeyler beklenenildiği gibiydi. Ama o işte saf enerji var ya o saf enerji onları unutturuyor. Lowen'in huzursuzluğunu ve kafa karışıklığını sanki kendi başınızda gibi. O enerji gelecek olan tehlikeyi nabız gibi hissettiriyor.

Karakterler ise kafa karıştırıcı, rahatsız edici ve hepsi de keyif verici. Hangisi gerçek hangisi manipüle ediyor belli değil. O evde neler oldu ya da neler yaşanacak? Sıradaki trajedi ne? 

"Sonuçta, burası Kroniklerle dolu bir ev. Bir sonraki trajedi çoktan geldi."

Sona gelecek olursak, yazarın bizi şaşırtacağını bekliyordum. Ama böyle bir son beklemiyordum. Ben O'na inanmıyorum açıkçası. Son cümleler nasıldı? "Geriye tek bir soru kalıyordu: Hangi gerçeği manipüle ediyordu."

Verity'nin, Colleen Hoover'ın ilk gerilim romanı olduğuna inanamıyorum. Hoover, bizi yalanlar ve manipülasyonlarla dolu dolambaçlı bir yola ustalıkla götürüyor.

Bu hikaye çok şaşırtıcı, rahatsız edici ve tamamen özgün. Uzun süre aklımda kalacak.

Dip not: 🔞 içeriyor. 

ALTINI

🖤"Bu şehre görünmez olmak için taşınmıştım ama kesinlikle etkilenmez değildim. Bu üzerinde çalıştığım bir şeydi ayağımın altındaki beton kadar sert olmaya çalışıyordum. Peki iyi gittiğim söylenemezdim."

💛"Ben kahraman değildim. Basit değildim. Zordum. Onun çözemeyeceği, duygusal yönden zorlayıcı bir bulmacadaydım. Bu da iyi bir şeydi. Çözecek ruh halinde değildim."

🖤" Sanırım kafalarda oluşan ben fikri, gerçek benden çok daha iyiydi."

💛"Dünya onun taslağıydı. Hiçbir yüzey güvende değildi."

🖤"En sevdiğin hangisi?"

"Henüz hiçbirini okumadım. İlk kitabından beri."

Dönüp ona baktım "Gerçekten mi?

"Kafasının içinde olmaktan hoşlanmıyordum."

💛" İşte gerçeğe döndüğü yer burası. Otobiyografimin içeriği. Diğer yazarların kendilerini bir röntgen cihazına atmaktansa daha iyi bir ışıkta resmettikleri nokta bu.

Ama gittiğimiz yerde ışık yok. Bu size son uyarım.

Önümüz karanlık."

🖤" Fiziksel benliğine iyi bak. Ona ihtiyacı olan şeyle besle, bilincini sana onun istediğini söylediği şeyle değil."

💛"Bir insanın sadece tek bir şeyden oluşmadığını çok erken öğrendim. Bizi bütün haline getiren iki parçamız var.

Bilincimiz var; zihnimiz, ruhumuz ve tüm soyut parçalarımız buna dahil.

Bir de fiziksel benliğimiz var bilincimizin hayatta kalmak için bel bağladığı makine."

🖤"Yemin ettiğini biliyordum, ama ne pahasına? Tüm hayatını mı? İnsanlar uzun ve mutlu bir hayat süreceklerini farz ederek evlenirler. İçlerinden birinin ölmüş çabuk biter ve diğerinden de hayatının geri kalanında yeminlerine bağlı kalarak yaşaması beklenirse ne olur o zaman?"

💛"Ne de olsa bu ev Kroniklerle doluydu. Sıradaki trajedi geç kalmış bile sayılırdı."


11 Ocak 2025 Cumartesi

Soğuk Granit


STUART MACBRIDE

 Logan McRae #1
Cold Granit
Artemis Yayınları
480 Syf
4/5

Herkese merhaba 🙋
Bu ay benim polisiye ayım olacak galiba 🤭 En sevdiğim 🥰

Öncelikle Soğuk Granit Logan McRae Serisi'nin ilk kitabı. Uzun soluklu bir seri. Biz de üç kitabı yayınlanmış. Seri bilgisini aşağıya bırakacağım. 

Dedektif Logan McRae, bir yıl işine zorunlu ara vermiştir. Döndüğü gün kendini bir kabusun içinde bulur. Dört yaşındaki David vahşice öldürülüp bir çukura atılmıştır. Katil bununla kalmayıp cinsel organını kesip almış ve cinsel istismarda bulunmuştur. Katil David ile kalmaz. Kayıp çocuk vakaları devam etmekte ve tabii cinayetler de. Kar taneleri gibi çocuk cesetleri morgda artmakta. 
Aberdeen'de kış soğuk ve yağışlı. Kar bütün şehri kaplasa da işlenen korkunç cinayetlerin karanlığını örtemeyecektir. 

Logan ve ekibinin işi çok zor. Zamanla yarışıyorlar. Yoğun kar yağışı, fırtına delilleri yok etmekte. Şehir korku içerisinde. Daha fazla çocuğun zarar görmemesi için bir an önce katilin yakalanması gerekiyor. 
Ayrıca bu arada bir erkeğe ait ceset bulunur. Dizleri yerinden sökülüp alınmış. Bu yeni cinayet çocuk cinayetleri ile bir ilgisi var mı? 

Diğer yandan Logan'ın özel hayatı da sıkıntıda. Eski sevgilisi baş patalog Isobel ile sık sık yüzyüze gelmekte. Acaba yeni Başmüfettiş Insch'in Logan'ın başına koruyucu melek olarak diktiği demir leydi Watson'un ona faydası olacak mı? 

İlk karakterlerden başlamak istiyorum. Ana karakterimizden tutun katile kadar hepsi tam yerindeydi. Başmüfettiş Insch ve polis memuru Steel eğlenceliydi. Yazarın mizah anlayışını görüyoruz. Watson'u çok sevdim. 

İskoç yazar sahte ipuçları ile bizi farklı yöne sevk ediyor ve şaşırtıyor. Amaa... Aması var işte. Bazen bu durum konunun biraz dağılmasına neden oluyor. 
Yazarın tasvirlerine bayıldım. Sanki o pis kokuyu duyuyor, cesetlerin durumundan midem bulanıyordu. 
Sonlara doğru da nabız yükseliyor. Zamanla yarışıyoruz. Saatin tik takları kulaklarımızda. O kısımlar çok heyecanlıydı. 

Soğuk Granit için vavv diyemem. Ama okuması heyecanlı bir kitaptı. Yazar seriye güzel bir giriş yapmış. 

Acaba diğer kitabım da polisiye mi olacak? Görüşmek üzere. Kitapla kalın. 

Logan McRae Serisi

1) Soğuk Granit
2) Ölüm Işığı
3) Çürük Ten
4) Flesh House 
5) Blind Eye
6) Dark Blood
7) Shatter The Bones
8) Close to the Bone
9) The Missing and the Dead
10) In the Cold Dark Ground
11) The Blood Road
12) All That's Dead

Dipnot: Ara kitapları listeye eklemedim.

ALINTI


📌"Logan iç geçirdi ve ayağa kalktı.
Bir aşka dava daha çözülmüştü ama bir insanın yaşamı mahvolmuştu."
📌Logan kendisinin bile inanmadığı bir kararlılıkla, "Çocukları bulacağız," dedi.
"Evet, onları bulacağız." Müfettiş, Logan'ın şemsiyeyi açmasını beklemeden yağmura adım attı. "Bulacağız ama çoktan ölmüş olacaklar."
📌"Günde dört tane, alkolle alınmayacak olanlara ne oldu?"
Logan göz kırptı. "Sen kimseye söylemezsen ben de söylemem."
Watson gülümsedi. "Desene, bebek bakıcılığı yapmak tüm vaktimi alacak."
Logan bardağını bira şişesine vurdu. "İşte buna içerim!"



9 Ocak 2025 Perşembe

Anne



T. M. LOGAN

The Mother
The Kitap Yayınları
432 Syn
4/5

Herkese merhaba 🙋
2023'de çıkış yapan The Kitap Yayınları'nın Anne kitabıyla ben de yayınevi ile tanışmış oldum. 

Heather Elizabeth Vernon, kariyer sahibi, iki çocuk annesi, mutlu bir evliliği olan bir kadın. Eşi Liam Fitzpatrick Vernon ise milletvekili. Çok yoğun bir iş temposu var. Bir gece eşi geç saatte eve gelir. Heather bazı şeylerden şüphelenir ve kavga ederler. Kavgadan sonra da uyumaya gider. 
O sabah çocuklarla ilgilenmesi gereken Liam'dır. Ama çocuklar Heather'ı uyandırmaya gelir ve babalarının uyanmadığını söyler. Liam gece bir bıçakla öldürülmüştür. 
O Temmuz sabahı Heather'ın tüm hayatı değişir. Sanki polis tüm olasılıkları elemiş tek bir teoride takılı kalmıştır. Heather, kocası Liam'ı öldürmüştür. Olay uzun süre medyada yer alır. Liam'ın popülerliği Heather'ın aleyhine işlemiştir. 
On yıl sonra Heather şartlı tahliye ile hapisten çıkar. Çocuklarını görmesi yasaktır. Onlarla yine bir arada olmak için tek şansı vardır: Liam'ın katilini bulmak. 

Hikâye Heather'ın kendi cenazesine katılmasıyla başlıyor. Uzaktan cenazeyi ve oğullarını izliyor. O sahne çok hüzünlüydü🥺
Sonrasında bir günümüz ve bir de cinayetin işlendiği gün ve sonrası anlatılmakta. 

Heather'ın mücadelesi, kime güveneceğini bilememesi, yalnızlığı ve özellikle de annelik duygusu çok güzel anlatılmış. Sonuna kadar bu duyguları hissediyorsunuz. Yazar bu konuda tasvirleriyle beni etkiledi açıkçası. 

Temposu stabil diyebiliriz. Sadece bir kaç yerde artıyor. Hoşuma gitti. 
Hikâye ilmek ilmek işlenmiş. Tırmanıyor tırmanıyor, yeni şeyler ortaya çıkıyor ama gerçek nerede yatıyor? Bilmiyorsunuz. Beklenmedik bir son bizi bekliyor. Aklımdan geçen biriydi. Ama bu şekilde bir son olacağını tahmin edemedim. 

Zaman zaman soluksuz okuduğum, zaman zaman gerildiğim ve zaman zaman gözlerimin dolduğu bir okuma oldu. 

Yazarın anlatımını sevdim. Umarım yayınevi diğer kitaplarını da basar. 

Benden şimdilik bu kadar. Bir başka hikâyede görüşmek üzere. 

Dip not: Maalesef çeviride sıkıntı vardı. Özellikle de ilk bölümlerde. 

ALINTI

📌"Umut. Bu çok tuhaf bir kelime. Hücrede geçirdiğim onca yılda bu kelimenin anlamını unutmuştum. Ama belki şimdi, umut etmeyi yeniden öğrenebilirim."
📌"İnsanın kendi vefatı hakkında yazılanları okuması çok tuhaf ve iç karartıcı. Hakkınızda geçmiş zaman kullanılarak konuşulması, hayatınızın üzerine simsiyah bir çizgi çekilmesi de."
📌"Dünyada hayalet gibi hareket ediyor, hiç kimseyle konuşmuyor, buluşmuyorum. Sanki ayın karanlık yüzünde, ışığın ulaşamadığı tarafındayım. Artık geri dönüş yok. Önümde sadece ileriye doğru giden bir yol var ve ben gerçeği bulana kadar ilerlemeye devam edeceğim."
📌"Bu defa olmaz.
Bu defa doğrudan üzerine yürüyorum, kaldırımdan yavaşça yola çıkıyorum ve başımı eğip gözlerimi şapkanın altına iyice gizliyorum. Caddenin tam ortasında yan yana geliyoruz, beni tutmak için son kolumu eliyle tutuyor. Yüzünde sanki patronu olduğunu artık itiraf etmişim de bu kez kaçmayacakmışım, beni kovalamayacakmış, kaçınılmazı ertelemeye çalışmayacakmışım gibi kibirli ve zafer kazanmış bir ifadeyle beni götürmek için kolumu tutuyor. Sanki bu kez uslu bir kız olup bana söylene yapacakmışım gibi."
📌"Bir mit, bir söylenti, en iyisi unutmak olan kötü bir masal olacaksın."
📌"Hapishanedeki herkes yalan söyler," diyor. "Gerçekler insanı depresyona sokar çünkü."
📌"O günden sonra bolca vaktim kaldı. Vakitten başka hiçbir şeyim yoktu ama vaktimi dolduracak hiçbir şeyimdi de."
📌"Amaç. Yenilenmiş bir amaç duygusu. İlerleme, hızlanma duygusu: Bir ayağımı öbür ayağımın önüne atmam için bir sebebim olması."
📌"Onlar kendilerinin güvende, üstün, kaderin acımasızlığından para, statü, mal, evlilik, aile ve arkadaşlarla kaçtıklarını sanıyor. Ama ben onlara baktığımda sadece zayıflık görüyorum. Bu insanların hiçbiri farkında değil. İşin gerçeği, her şeyinizi kaybedebilirdiniz. Her an. Bir gece, bir an hayatınız öylesine paramparça edilir ki, bir daha parçalarını kesinlikle birleştiremezsiniz."
📌"Suçlu hükmü okunduğu andan itibaren düşman, dışlanan, öteki, korkulacak, kaçınılacak ve bir daha asla güvenilmeyecek kişi haline gelmiştim"
📌"Şimdiye dek bildiğim hayat artık sonsuza kadar yoktu.
Başka bir yolculuk başlamak üzereydi. Ama önce gitmem gereken bir yer vardı."
📌"Hayatımız, evliliğimiz, ailemiz bir takım olduğumuz fikri üzerine kurulmuştu, güya ikimiz de aynı yönde ilerleyecektik. Ortada takım diye bir şey yoksa, o kendi kurallarına göre oynarken tüm ağır işleri ben tek başıma yapıyorsam, öyleyse kurduğumuz fikir yıkılmıştı."
📌"Kalbimi taşa çeviriyorum.
Bu konuda epey iyiyim: Kalbimi sanki et ve kandan değil de kaya ya da mermer parçası gibi kaskatı, göğsümde hiçbir şeyin dokunamayacağı yumruk büyüklüğündeki taş gibi hayal ediyorum. Hayatta kalmamın tek yolu bu"
📌"Kal ya da git. Dur ya da kaç."
📌"Suçu örtbas etmek, her zaman suçun kendisinden daha kötüdür."



4 Ocak 2025 Cumartesi

Koruyucu Meleğim





JULIE GARWOOD

Crown's Spiers Serisi #2
Guardian Angel
Epsilon Yayınları
414 Syf
5/5


Herkese merhaba 😊

Son zamanlarda okuduğum en keyifli historical romans olan Koruyucu Melek ile geldim. 
Koruyucu Melek, Crown's Spiers Serisi'nin ikinci kitabı. Şimdi sıra Cainewood Markisi Caine'de. 

İlk kitabı uzun zaman önce okumuştum. Bir türlü ikinci kitaba sıra gelmemişti. Bugüne kısmetmiş. 

Zümrüt gemisinin kaptanı, korsanı Pagan, zenginlerden çalıp fakirlere vermekte. Fakirlerin sevdiği bir korsandır. Ama onu kimse görmemiştir. Nasıl biri olduğundan haberleri yoktur. Sadece imzasını bilirler. Beyaz gül. 

Pagan'ı tek sevmeyen Caine'dir. Çünkü kardeşi Colin'i öldürmüştür. Bundan dolayı da Caine, Pagan'dan intikam almak için yemin etmiştir. Onu bulmak için her yolu denemiştir. Üzerine fidye bile koymuştur. Ama bir türlü bulamamıştır. Son çare olarak kendisini herkese Pagan olarak tanıtmaya karar verir. Belki bu şekilde Pagan ortaya çıkacaktır. 
Her gece Keşiş'in meyhanesi olan İşe Yaramaz'da avlanmaya çıkar. Yine bir gece meyhanedeyken ondan yardım isteyen kızıl dalgalı saçlara ve zümrüt yeşil gözlere sahip olan Jade ile Caine'nin avlanması farklı bir yön alır. Jade'in yardım talebi akıl almazdır. Caine, Jade'i kötü adamlardan korumaya karar verir ve eğlenceli, heyecanlı ve aksiyon dolu anlar başlar. Tabii kaçınılmaz son olan aşk da. 

Öncelikle karakterler muhteşemdi. Hem Caine hem de Jade'e (bazı yerlerde kızdırsa da) bayıldım. Sadece Caine ve Jade değil tabii. Özellikle Jade'in amcası Harry benim için unutulmaz karakterler arasında yerini aldı. 

Caine, mantıklı, kararının ve sözünün arkasında duran bir adam. Ayrıca gözü kara. Jade ise özgür ruhlu, bağımsız, inatçı ve hırçın. Bence ikiside birbirini tamamlamış 🤭 İkilinin romantizmini ve diyaloglarını okumak ayrı bir keyifliydi. 

Hikâye merak uyandırıcıydı. Kim doğruyu söylüyor, olaylar nereye varacak (bazıları tahmin edilebilir olsada), Pagan ortaya çıkacak mı,  kim kimin koruyucu meleği... Kısacası korsanların, ajanların olduğu heyecanlı bir hikâye. 

Yeni yılın ilk kitabı Koruyucu Melek'i severek okudum. Tavsiyemdir. 

ALINTI

📌"Sakın uyuyayım deme," diye emretti Caine. "Sana sormak istediğim bazı sorular var."
Jade ona karşılık verirken gözlerini açmayı tenezzül etmedi. "Uyuya kalmayacağım ama gözlerimi kapadığımda çatık kaşlarını görmek zorunda kalmıyorum Caine. Böylesi daha huzurlu."

📌" Bana sevgi sözcükleri ile hitap etmekten vazgeç bayım. Onları hayatındaki diğer kadınlara sakla. Ben senin ne sevgilinim, ne de aşkın, savaşçın olmadığımdan da eminim. Ah hiç bana öyle masum masum bakma Caine. Christina bana diğer kadınlardan bahsetti."
Caine hâlâ onun önceki sözünü anlam vermeye çalışıyordu. "Sana savaşçı demem şaşkın zihninde senin için sevgi sözcüğü anlamına mı geliyor?
"Kesinlikle öyle, seni kaba adam," dedi Jade. "Bana şaşkın dediğin için seni özür dilemeye zorlamayacağım. Çünkü evinin yandığı haberini aldığın için hala huysuz olmalısın."

📌"Güç yozlaştırır."dedi Caine. "Kesin güç daha çok yozlaştırır."

📌" Bir gün seni ne kadar önemsediğimi anlayacaksın sevgilim. Sen benim ışığım, sıcaklığım ve diğer yarımsın. Sadece seninleyken yaşadığımı hissediyorum. Seni seviyorum." Caine onu tekrar öptükten sonra fısıldadı. "Bir gün sen de bana beni sevdiğini söyleyeceksin. Şimdilik beni istediğini duymak benim için yeterli."

📌"Jade'in kalbi hızlı atmaya başladı. Adamın lanet lanet olası gamzesi yüzünden olduğunu düşündü. Göz ardı edemeyeceği kadar karşı konulmazdı... Ve çocuksu bir çekiciliği vardı. Ama bir çocuk gibi değildi. Hayır, sağlıklı bir adamın vücuduna sahipti, o çelik gibi sert kasları olan bir savaşçıydı."

📌"Jade?"
"Evet, Caine?"
"Bu da neydi?"
Dönüp ona gülümsedi. "Bir erkek için gururun çok önemli olduğunu söylemiştin, değil mi?"
"Evet, böyle söyledim."
"Aynı zamanda, bir erkek yönlendirildiğinde ya da kandırıldığında, gururunun acı çektiğini de söylemiştin."
"Evet bunu da söyledim." Öne doğru eğildi. "Eee?"
"Eğer diğerleri... Kendi efsaneleri olan ve İngiltere'nin saygı duyduğu arkadaşların da kandırılırsa... O zaman aldığın darbe senin için daha az acı verici olmaz mı?
Caine nihayet anladı. Yavaşça göz kırpıp küstah bir şekilde sırıttı.

📌"Bunu hep istedim."
Şimdi de sesi efkarlıydı. Harry onun aklından neler geçtiğini bilmiyordu. "Ne?" diye sordu. "Neyi hep istedin?"
"Ait olmayı."

📌"O çok mantıklı bir adamdır," dedi genç kadın Lyon ve Sir Richards'a. Caine onun üzücü bir kusuru mahsur görmelerini istiyormuş gibi konuştuğunu düşündü. "Buna engel olamıyor," diye ekledi. "Aynı zamanda çok da inançlı."

📌"Kendimi özgür hissediyorum. Anlıyor musun Caine? Sanki kilitli bir odadan çımama izin verilmiş gibi. Bu çok gülünç elbette."
"Neden gülünç?"
"Çünkü içinden çıkamayacağım kilitli bir oda yok."

📌"Bu görevin ne zaman tamamlanmasını istiyorsun?"
"Şimdi."
"Şimdi mi?"
"Mümkünse bayım."
"Mümkünse mi?"
"Ah çok üzgünüm," diye fısıldadı kadın. "Seni sinirlendirmek istememiştim."
"Neden beni sinirlendirdiğini düşündün?"
"Çünkü bana bağırıyorsun."

📌"O tam bir alçak."
"Evet, bazen alçalabiliyor," diyerek ona katıldı Christina. "Ama iyi özellikleri de var."
"Henüz onları görmedim," diye fısıldadı Jade.





Akıl ve Cinayet

TIRZAH PRICE Jane Austen Murder Mystery #2 Sense & Second - Degree Murder  Go Kitap 384 5/5 "Suç sizi ele verir. Yöntem...