29 Haziran 2025 Pazar

Ölüler Evinden Anılar


DOSTOYEVSKİ

Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
376 Syf
4/5

Herkese merhaba. 

Aleksandr Petroviç Goryan­çikov, Sibirya'nın ücra bir köşesinde yaşamaktadır. Rusya'da soylu ve mülk sahibi olarak doğan Goryançikov, kıskançlık sonucu karısını öldürmüştür. 10 yıl sürgün ve kürek cezasını çektikten sonra bu ücra yerde sakin bir hayat sürmeye başlar. Kimilerine göre Goryançikov deli kimilerine göre korunmasına gereken biri. Bir süre sonra ölür ve bu gizem dolu adamın evinden bir defter çıkar. Ölüler Evinden Sahneler ismini verdiği bu defter on yıllık sürgün hayatının hikâyesidir. Hapisenedeki ilk izleniminden, kurduğu dostluklara, bayramlara, kavgalara, hapishane yönetimine, hastane günlüklerine en ince ayrıntısına kadar yer almıştır. Ayrıca bunların dışında başkalarının hikâyeleride bulunmaktadır. 
Bu kitaptaki kahraman Goryançikov aslında Dostoyevski'dir. Dostoyevski, yönetime muhalif bir gruba üye olmaktan yargılanır. Kurşuna dizilmek üzereyken cezası sürgüne çevrilir ve Sibirya'ya gönderilir. 
Eserin başında Dostoyevski'nin dediği gibi burası bambaşka bir dünya. Kendine has kanunları, sınıfları, örf ve adetleri vardır. Bunların dışında o dönemin Rusya'sını gözler önüne sermiştir.
Kısacası Dostoyevski her eserinde kendinden bir şeyler barındırdığı gibi Ölüler Evinden Anılar'da da aynı durum geçerlidir. 
Okunması gereken Dostoyevski kitaplarından biri. 

ALINTI
"Başımın altına elbisemi koyarak ranzama, kuru tahta üzerine (henüz döşeğim yoktu) uzandım; üzerime gocuğumu çektim, ama ilk günün dehşet verici, beklenmedik izleri beni öylesine hırpalamış, bitkin düşürmüştü ki, uzun zaman gözlerimi kapayamadım. Yeni hayatım başlıyordu ar­tık. Hiç tahmin etmediğim, aklımın ucundan geçmeyen on­ca şey bekliyordu beni..."

"Küfür, mahpuslar ara­sında bir sanat haline gelmişti; hasımlarını ağır sözlerden zi­yade sözlere yükledikleri anlamlarla aşağılamaya çalışırlardı ki, böylelikle küfürler daha ince, daha zehirli olurdu. Bitmez tükenmez kavgalar, bu sanatın daha da gelişmesine yardım ederdi."

"... insanın, ne derece büyük olursa olsun her türlü felakete alışıverdiğini da­ha o zamanlar sezmeye başlamak da ürkütüyordu beni."

"Olaylara, koşullara, çevremdeki insanla­ra alışıvermiştim. Bu hayata katlanmak belki mümkün değil­di, ama bunu bir oldubitti sayıp boyun eğmek gerekti. "

"Basit halkın güvensizliği, düşmanlığı, hekimlerden çok hastane idarecilerine yöneliktir. İşin aslını anladıktan sonra, yanılgılarından çabuk dönerler."

"Doğrusunu söylemek gerekirse, çevremiz gerçekten içimizde çok şeyi öl­dürebilir, ama her şeyi değil; oysa birçok defa kurnaz, işini bilir bir şarlatan, hele kalemi ya da çenesi kuvvetliyse, yalnızca ufak tefek kusurlarını değil, alçaklığını bile çevresine yük­ler."

"Soylu ne kadar adil, iyi kalpli, zeki olursa olsun, hepsi tek bir vücut halinde yıllar boyu ondan nefret eder, küçümser, onu anlayamaz ve en önemlisi de asla inanmazlar. Ne dost, ne de arkadaş olur..."

"İnsanın ait olmadığı bir çevrede yaşamasından fe­ci bir şey olamaz."

"Ya bu duvarların arkasın­da kaç gençlik boşu boşuna çürüdü gitti, nice yetenekler boş yere mahvoldu! Olduğu gibi söylemeliyim: Buradaki adam­lar olağanüstü insanlardı. Belki de milletimizin en yetenekli, en güçlü adamlarıydı. Bunca yetenekli adam boş yere, doğal olmayan bir şekilde, büsbütün mahvolmuşlardı. Peki. Ama kabahat kimin? 
Hakikaten, kimde kabahat?"

23 Haziran 2025 Pazartesi

Uçurumun Kıyısında



RACHEL LYNCH

Dedektif Kelly Porter Serisi #4
Bitter Edge
The Kitap Yayınları
336 Syf
4/5

Herkese merhaba. 
Bu sefer seriye ortadan dalmış olabilirim. Uçurumun Kıyısında, Dedektif Kelly Porter Serisi'nin dördüncü kitabı. 

Uçurumun Kıyısında'da gizemlerle dolu bir vaka ile karşı karşıyız. 
Jenna, sakatlanmadan önce geleceği parlak bir sporcuydu. Sakatlanmasıyla reçeteli ağrı kesicilere bağımlı hale gelir ve bir süre sonra uçurumdan atlayarak intihar eder. 
Aslında intihar araştırılacak bir konu değildi. Ama Kelly öyle bir rahatsız oluyor ki araştırmaya başlıyor ve bir kaç yıl önce iki gencin daha intihar ettiğini öğreniyor. Jenna ve diğer iki gencin ortak bir noktası vardır. Hepsi de Derwent Akademesi'ne gitmiştir. 
Kelly, intiharların birbiriyle alakalı olup olmadığını araştırdığı sırada aynı okulda okuyan 15 yaşında Faith Shaw bir panayırda kaybolur. 
Kelly Porter ve ekibinin işi çok zor. Zamananla yarışıyorlar. Faith'e sağ salim ulaşabilecekler mi? İntiharlarla bir bağlantı var mı? Ayrıca intiharların altında yatan neden ne? 

Hikâye karanlık ve kasvetli başlıyor. Jenna'nın intiharı ve onun psikolojisi ayrıntılı olarak anlatılmış. İntiharlar ve Faith'in kaybolması Kelly, gençlerin huzursuz edici dünyasına adım atıyor. Burada da devreye bu kitabın hikâyesinin sadece bir cinayet ya da intihar olmadığını arkadaş zorbalığını, istismarı, uyuşturucuyu, gençlerin sosyal medya hastalığını ve bununla birlikte başkalarına kendini beğendirme çabasını görüyoruz. Özellikle bu kısımlar beni çok üzdü. Gençlerimizi, çocuklarımızı nasıl koruyabiliriz endişesi sardı. 
Bunların dışında karakterleri sevdim. Kelly'nin yılmadan adaletin peşinden koşması hoşuma gitti. Özel hayatındaki gelişmeler ise biraz üzücü. Ama Ted ile olan ilişkisi sevindirici. 

İlk başlarda biraz durağan olsada sonrasında açılıyor. Özetle Uçurumun Kıyısında, heyecanlı, yürek burkan bir hikâye. 

En yakın zamanda ilk üç kitabı temin edip okumak istiyorum. 

Dl Kelly Porter Serisi
1) Karanlık Oyun
2) Derin Korku
3) Yolun Sonu
4) Uçurumun Kıyısında 
5) Bold Lies
6) Blood Rites
7) Little Doubt
8) Last Cause
9) Lying Ways
10 Sudden Death
11) Silent Bones
12) Shared Remains

ALINTI
"Şimdi ise bu fotoğraflara bakan Kelly ve Rob, bunların küçük parçalar veya zaman içindeki noktaların eğlenceli baskıları olmadığını fark ettiler. Hepsi belli bir mesaj veren, sahnelenmiş düzenlemeler, yapmacık izlenimler ya da fikirlerden ibaretti. Hepsi uydurma ve yanıltıcıydı. Bunaltıcıydı. Ancak bu tür kurguların ardındaki motivasyon çok açıltı: beğenilme baskısı. Kelimenin tam anlamıyla, bir tık veya bir emojiyle."

"Bu, kızın konuşmak için son şansıydı ve o, kızın en yüksek çatılardan başırmasına izin vermek istiyordu: Başıma gelen buydu, artık biliyorsunuz!"

"Bir şeyi çok istediğini ve bunun için adam bile öldürebileceğini hayal et. Bir keresinde bana susuzluktan bahsetmiştin. Sıradan bir cumartesi dağa tırmanırken çeltiğin türde bir susuzluk değil, üç gün susuz kaldıktan sonra oluşan ağzının şişmesi gibi bir susuzluk. Bunun nasıl bir his olduğunu bilirsin. Böyle bir durumda kalsan, şu için ne yapardın?"
"Her ne gerekirse onu. Bağımlılığın da böyle bir şey olduğunu mu söylüyorsun? Ama neden seni öldüreceğini bildiğin bir şeyi arzularsın ki? Su hayati önem taşır, seni öldürmez."
"Çünkü beynimiz mutlu kalmak için vücuda istediği her şeyi vermeye programlanmıştır ve bağımlı olduğunda beynin uyuşturucuyla yüzleşmek yerine uyuşturucuyu arzulamayı tercih eder."

22 Haziran 2025 Pazar

Tahtın Köpeği



ELISE KOVA

Altın Muhafızlar Serisi #1
The Crown's Dog
Yabancı Yayınları
208
3/5

Herkese merhaba. 

Jax Wendyll, işlediği suçlardan dolayı ömür boyu tahta hizmet etmeye mahkûmdur. Bundan sonraki görevi Solaris İmparatorluğu'nun uçarı küçük prensi Baldair'e hayatını adamaktır. 
Erion ise Batı'nın soylularındandır. Kraliyet ailesiyle ilişkilerini ilerletme amacıyla sakin bir yaz geçirme isteğiyle Saray'a gelmiştir. Ancak bu düşüncesi kısa sürer. Jax, tesadüf eseri bugüne dek yaşamış en ünlü korsanlarından biri olan Adela'nın gizli odasını keşfeder. Bunu duyan Prens Baldair bir maceraya atılmak ister. 
Halkın inancına göre Adela'nın ismini anmak lanet getirir. Üçlü bu gizemi çözmeye çalışmaya başlayınca lanetler, cinayetler ve hayaletler ortaya çıkar. 

Yazarın belirttiğine göre (ben henüz seriyi okumadım) Hava Uyanıyor Serisi'nden önce geçen olaylar anlatılmaktaymış. Bu kitabı da diğer seriden önce ve sonra okunabilecek gibi yazmış. Kronolojik olarak bu seriden başlamam iyi oldu diye düşünüyorum. 

Tahtın Köpeği, genel olarak eğlenceli, gizemli ve maceralı bir yolculuktu. Amaaa... Aması var işte. Anlamdıramadığım bir şeyler eksikti sanki. Biraz da basit geldi. Onun dışında çerezlik, kafa dağıtmalık bir kitap. 

Unutuyordum. Olayları Jax ve Erion tarafından okuyoruz. 
Tahtın Köpeği, Altın Muhafızlar Serisi'nin ilk kitabı. 

Altın Muhafızlar Serisi
1) Tahtın Köpeği
2) Prensin Kılıcı
3) Çiftçinin Savaşı

ALINTI
"Senatodaki kadınlar ve erkekler efsanevi vampirler gibiydi, dedikodu da onlar için kandı. Kokusunu alır almaz saldırıya geçerlerdi."

"Ne kadar da hızlı saf değiştirdiler. 
Daha dün gece hepsinin arladaşıydı. Birinin yığıldığı ve tüm berbat sırlarını ortaya dökereken salyasını akıttığı omuzdu." 

"Bir araya getirdiklerinde 'büyücü' ve 'katil' den daha lanetleyici iki kelime daha yoktu. En karanlık korkularını devreye sokuyor ve en korkunç şüphelerini hayata geçiriyordu."

"Hayaletler ve lanetler insan öldürmez, insanı insanlar öldürür."

"Batı kültüründe, büyücülük imrenilecek, onurlandırılacak ve uğruna savaşılacak bir şeydi. Güney'deki gibi korku ve karanlık tarihle ilişkilendirilmiyordu."

Suçlu Zevkler

LAURELL K. HAMILTON

Anita Blake, Vampir Hunter Serisi #1
Guilty Pleasures
Artemis Yayınları
350 Syf
4/5

Herkese merhaba. 
Yoğun baskılar üzerine 30 kitaptan oluşan Anita Blake, Vampir Hunter Serisi'ne başladım. Bizde 25 kitap basılmış. Şaşırdık mı? Tabii ki hayır. 

Anita Blake, ufak tefek, esmer genç bir kadın. Yeri geldiğinde de çok tehlikeli. Çünkü o polisler için çalışan bir animatör. Ölüleri diriltiyor ve vampir avlıyor. Vampirler ona Cellat diyor. 
Bu dünyada vampirler yasal. Sadece vampirler yok. Zombiler, fare adamlar... Hepsi bir arada yaşıyor. 

Şehirde vampirler öldürülüyor. Kimin yaptığını bulunması için baş vampir Nikolaos, Anita'dan yapanı bulmasını istiyor. İlk başta kabul etmeyen Anita, arkadaşıyla tehdit edilir ve işe koyulur.

Benim için uzun bir okuma oldu. Beğenmediğimden değil, bu ay plansız okuma yaptım. Araya başka kitaplar aldım. Bu kitabı okurken şunu anladım ki, sadece bu seriye odaklanmam gerekiyormuş. Diğer kitaplarını o şekilde okumayı düşünüyorum.

Öncelikle Anita'yı ve Hamilton'un oluşturduğu bu dünyayı sevdim. Uzun zaman olmuştu vampirli kitap okumayalı, iyi geldi. Kötüsüyle, iyisiyle, seksisiyle tüm karakterleri yerinde buldum ve sevdim. Başta Jean Cloude (çok fazla yer almaması beni hayal kırıklığına uğrattı ama diğer kitaplarda sıkça karşılaşacakmışız) Edward, Phillip (onun için çok üzüldüm) ve fare adam Rafael (ondan hoşlanacağımı düşünmezdim)

Suçlu Zevkler hakkında çok fazla söze gerek yok aslında. Seriye başlangıç güzel oldu. Kurgusu başarılı, mantık hatası yok. Her şey yerine oturuyor. Sonunda da büyük bir final noktası var. Ve en önemlisi tempo hiç bitmiyor.

Ara vermeden seriye devam etmeyi düşünüyorum. 


Anita Blake, Vampir Hunter Serisi 
1) Suçlu Zevkler
2) Gülen Ceset
3) Lanetler Sirki
4) Kaçık Kafe
5) Kanlı Kemikler
6) Ölüm Dansı
7) Yanmış Kurban
8) Mavi Ay
9) Karacamdan Kelebek
10) Zincirlenmiş Narkissos
11) Gökmavisi Günahlar
12) Şeytani Düşler
13) Leoparadam Micah
14) Ölümcül Dans
15) Harlequin Ölüm Cezası
16) Karakan
17) Günah Pazarı
18) Flört
19) Kurşun
20) Ölüm Listesi
21) Ölü Öpücük
22) Felaket
23) Jason
24) Ölü Buz
25) Kızıl Ölüm
26) Serpentine
27) Sucker Punch
28) Rafael
29) Smolder
30) Slay


Karanlıklar Dükü



ELIZABETH HOYT

Maiden Lane Serisi #6
Duke of Midnight
Pegasus Yayınları
384 Syf
3/5

"Bugüne kadar sayısız hikâye anlattım ancak hiçbiri Kral Herla efsanesi kadar ilginç değildi..."
[Kral Herla Efsanesinden]

Herkese merhaba. 
Maiden Lane Serisi'ne altıncı kitap Karanlıklar Dükü ile devam ediyorum. 

Wakefield Dükü Maximus, yirmi yıl önce St. Giles'te anne ve babasının cinayetine şahit olmuştur. Maximus gündüzleri parlamentoya yön verirken, geceleri anne ve babasının katilini bulmak için St. Giles Hayaleti olarak tehlikeli muhitte iz sürer. 

Artemis Greaves, hayatını bir refakatçi olarak geçirmektedir. Gösterişsiz kıyafetlerle kendini gizlesede içinde bir avcının kalbi atmaktadır. 
Bir gece Artemis, St. Giles Hayaleti ile karşılaşır ve kısa bir süre sonra da onun kim olduğunu anlar. 

Artemis Maximus'a beklenmedik bir hamle yapar. İkizi Apollo'nun kapatıldığı yerden nüfsunu kullanarak çıkartmasını ister. İsteğini yerine getirmez ise herkese hayalet olduğunu söylemekle tehtid eder. 

Öncelikle Elizabeth Hoyt'tan beklenmedik hamleler bekliyordum. Daha çok şaşırtmasını istiyordum. Diğer kitaplara göre daha azdı. Muhtemelen yazar her kitapta çıtayı yükselttiği ve bu durumda da beklentimin fazla olmasından dolayı bana yeterli gelmedi. 
Özellikle Maximus ile ilgili beklentim fazlaydı. Kontrollü, içe kapanık adamın ardında bambaşka birini bekliyordum. Bir iki yerde çözülme oldu ama yeterli değildi. 
Ailesinin katilini ve o gece neden St. Giles'te olduklarını merak ederek okudum. 

Yüzbaşı James Trevillion, beni şaşırtan ve merak ettiren karakterlerden oldu. Ayrıca Asa (serinin en başından merak ettiğim bir karakter) ile Apollo'nun arkadaşlığını beklemiyordum. 
En çok hoşuma giden yeri ise diğer hayaletlerin ortaya çıkması ve yardım istemeden Maximus'a yardım etmeleri. Aralarındaki bağ çok güzeldi. 

Artemis, sevdiğim kadın karakterlerden biri oldu. Güçlü, kararlı ve ilginç bir karakter. İsminin hakkını veriyor. 

Karanlıklar Dükü, serideki favorilerimin arasına giremesede keyifli bir okumaydı. 

Cellatın Nefesi

FLYNN BERRY

Epsilon Yayınevi
240
3/5

Herkese merhaba. 
Cellatın Nefesi yazarın ilk kitabı. 2017'de de bu kitapla Edgar Ödülü'nü almış. 
Şimdi gelelim konusuna:

Nora, taşrada yaşayan kız kardeşi Rachel'ı ziyaret etmek için  Londra'dan trene biner. İstasyonda onu karşılayacağını düşünür. Ama istasyonda indiğinde kardeşi yoktur. Yine kötü bir şey düşünmez. Evde yemek yapıyordur der. 
Nora, Rachel'ın evine geldiğinde beklenmedik bir manzara ile karşılaşır. Rachel vahşice katledilmiştir. 
Geçmişteki bir olaydan ötürü polise güvenmeyen Nora, Rachel'ın katilini bulmaya çalışır. Ayrıca her araştırmasının altında kardeşinin sırlarını öğrenir. 

Açıkçası nereden başlayacağımı bilemiyorum. 
Konusu ilgimi çekmiş, yazar bu kitapla ödül de almış ee daha ne isteyeyim, keyifli bir okuma beni bekliyor dedim. Bu düşüncelerim pek olmadı maalesef. Yazarın ilk kitabı. O yüzden yazarı yerden yere vurmamaya çalışacağım. 
Kitapta zaman kavramı belirsizdi. Geçmiş ve günümüz şeklinde ilerliyor. Ama paragrafın başında günümüz mü geçmiş mi anlaşılmıyor. Sonradan bu duruma alışıyorsunuz. Mesela Rachel bahsi geçiyorsa geçmiş zaman. 
Nora'nın cinayetten sonraki hezeyanları anlatılması güzel ama yazar biraz fazla abartmış. Sonuçta biz cinayet çözüyoruz. Katili merak ediyoruz. Katil demişken o şaşırtıcıydı açıkçası. Tahmin edemedim. 
Bunlarım dışında akıcı bir anlatımı var yayınevi katletmeseydi. 

ALINTI
"Galiba savaş çıktığında insanların neden çekip gitmediğini, gitme olanağı bulunanların bile, mesela Saraybosna gibi bir şehirde tehlike yaklaşırken neden kalmaya devam ettiğini artık anlıyorum. Bu, inanmama ile kendinle pazarlık yapmanın bir karışımı. Eğer kalırsam savaş çıkmaz."

"Bizden çalınan her şey için çok öfkeliyim."

Casuslar Sahili


TESS GERRITSEN

The Martini Club #1
The Spy Coast
Doğan Kitap
338
4,5

Herkese merhaba. En sevdiğim yazarların başında gelen Tess Gerritsen'in son serisi Martini Kulübü'nün ilk kitabı Casuslar Sahili ile geldim. 

Maggie Bird, sahil kasabası Purity'de çiftlikte yaşayan emekli bir casus. Kasaba onun geçmişi hakkında hiç birşey bilmiyor. Bilenler de onun gibi emekli casus. 
16 yıl sonra kendini unutturduğunu, evinin, kasabanın güvenli olduğu düşünürken gizlice evine teşkilattan olduğunu söyleyen bir kadın girer. Emekli olmasının sebebi olan Cyrano Operasyonu'yla ilgili bilgilerin sızdırıldığını öğrenir. Kadın Maggie'den yardım ister. Aynı günün gecesinde kadının ceseti Maggie'nin araba yoluna bırakılır. 
Maggie tehlike altındadır. Maggie ve arkadaşları kimlerin peşinde olduğunu öğrenmek için eski yeteneklerini ortaya koyarlar. 
Bu arada emekli casuslarımızın kim olduğunu soran olursa Martini Kulübü üyesi demeyi unutmayın. 

Öncelikle çok keyif aldığım bir okuma oldu. Ayrıca yazarın yeni bir seriye başlamış olması beni ayrı bir heyecanlandırdı. 
Başta Maggie olmak üzere tüm karakteri çok sevdim ve yerinde buldum. 
Martini Kulübü ile geçmişe yolculuk yapmak ve olayı çözmek heyecanlıydı. Aralarda ufak sürprizler de vardı. Bir tanesi beni fazlaca şaşırttı. Bir tane de beklentim vardı. Gerçekleşmedi maalesef. 

Maggie ve arkadaşlarıyla bu gizemli olayı çözmek için İstanbul'a, Londra'ya, Bangkok'a ve Malta'ya gitmeye hazır mısınız? Mutlaka bu yolculuğa çıkmalısınız. 

Son olarak Rizzoli&Isles Serisi şüphesiz her zaman yeri ayrı olacak. Martini Kulübü Serisi'ni ayrı tutup okumakta fayda var. Daha çok keyif alabileceğimizi düşünüyorum. Ben o şekilde okudum. 

Umarım serinin diğer kitaplarını okumak için çok beklemeyiz. 

The Martini Club Serisi
1) Casuslar Sahili
2) The Summer Guests
3) The Shadow Friends


ALINTI
"Ödeme yapmak için sıraya girdiğimde alelade bir çiftçi, ev kadını ya da emekli öğretmenden farkım yoktu. Yıllarca göze çarpmamayı, dikkat çekmemeyi öğrendikten sonra şimdi bunun zahmetsizce olması hem üzücü hem de rahatlatıcıydı. Bazen fark edildiğim günleri, mini etekler ve sivri topuklu ayakkabılar giydiğim ve erkeklerin bakışlarını üzerimde hissettiğim zamanları özlü­yordum."

"Bütün hayatınızı tek bir kasabada geçirdi­ ğinizde, trajedinin yaşandığı her yeri bilirdiniz çünkü kötü anılar mezar taşları kadar kalıcı olurdu."

"Tanrım" dedi Jo. "Siz emekli polis misiniz?" 
"Hayır" dedi lngrid. "Amatörüz sadece. Hevesli gizem avcıları da diyebiliriz." 
"Daha çok vampir avcısı gibi." 
"Vampire mi benziyoruz?" 
"Olay yeri sizin için eğlence anlamına mı geliyor?" 
"Kesinlikle hayır. Bu işi çok ciddiye alıyoruz. Maggie bizim ar­kadaşımız ve araç yolunun ceset çöplüğü olarak kullanılmasından hiç memnun değil."

"Gerçek çok daha karmaşık ama aynalarla dolu bir dünyada yaşıyorsanız gerçek her zaman çarpıtılmış olur. Çoğu zaman, gö­rüşümüzü bozan tüm uygunsuz parçaları, rahatsız edici ayrıntıları görmezden gelirken, gerçek görmeyi seçtiğimiz şey olur. Netlik is­teriz, bu yüzden kendimize yalan söyleriz."

"Çocukluğum, birine gü­venirsem sonuçlarının ağır olacağını bana öğretmişti."

"Emekli olsak da gizeme müthiş meraklıyız. Yani, iyi bir de­dektif romanını kim sevmez ki? Bizim küçük suç çözen kulübü­müz de ilhamını buradan aldı. Yeterince cinayet romanı okuyun­ca polisin işi hakkında çok fazla bilgi ediniyorsun" diye açıkladı Ingrid.

Kahramanlar Düştüğünde (Anti Kahramanların Aşk Düeti #1)

GIANA DARLING Anti Kahramanların Aşk Düeti Serisi #1 (Ant-Heroes in Love #1)  When Heroes Fall Lapis Yayınları 350 Syf 3,5 Herke...